10 Aralık, Birleşmiş Milletler tarafından İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin yayımlandığı 1948 ’den bu yana ‘Dünya İnsan Hakları Günü’ olarak kutlanmaktadır. Aslında insan haklarının tarihi binlerce yılı kapsamaktadır ve kaydedilmiş tarih içinde dinsel, kültürel, felsefi ve yasal anlamda gelişmeler göstermiştir. İnsan hakları, tüm insanların sahip olduğu temel hak ve özgürlüklere denir. İnsan hakları, ırk, ulus, etnik köken, din, dil ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin tüm insanların yararlanabileceği haklardır. Bu hakları kullanmakta herkes eşittir.
İnsan hakları her ne kadar tam bir eşitlikten ve olması gerekenden bahsediyor ise de bu eşitliği tüm insanlar arasında mutlak bir şekilde yaymak günümüz şartlarında mümkün değildir. Bu noktada otoritelere düşen insanlığın doğduğu tarihten itibaren gerek maddi gerekse manevi konularda tüm fertleri eşite yakın bir konuma yakınlaştırmaya çalışmak olmalıdır.
Pandemi günlerinin yaşandığı ve yaşanmakta olduğu bu günlerde hepimiz bir diğerimizin en önemli hakkı olan yaşama hakkını koruyabilmek için çaba göstermekteyiz.
Bu günlerde yeri geliyor alınan kararlar doğrultusunda sokağa çıkma hakkımızdan, yeri geliyor eğitim hakkımızdan yeri geliyor çalışma hakkımızdan yine yeri geliyor adalete erişim hakkımızdan vazgeçmek zorunda kalıyoruz. Ama tüm bunları belirtmiş olduğumuz gibi ‘Yaşam Hakkımızın’ temini için yapıyoruz.
Neticeten temenni ederiz ki; sağlık ile alakalı sorunların geride kaldığı, bu sebeple vazgeçtiğimiz insan haklarına geri kavuştuğumuz, en medeni insan haklarını tartışabildiğimiz günlere kavuşabiliriz. 10 Aralık ‘İnsan Hakları Günümüz’ kutlu olsun.